29 Aralık 2010 Çarşamba

Başlarken eveeeeeeeet yazmayı seviyorum :D Efendim internetimiz olmadığı için orada yazamadık günü gününe ama sanki bugün gitmişim gibi yazmaya başlıyorum.

Uçağımız 12.30da kalkacaktı bu sebepten 8de yola çıkmamız lazımdı. Beşiktaş'ta kaldık gece (Görkem-Ali Kemal ve Osman'ın evi :P) Miha Gecesinden kalma bir yorgunluk vardı tabiki ama Allah güç veriyo :D Neyse kalktık valizler zaten bi gün önceden evdeydi sessizce aktık sokağa. 

Bunlar önemsiz şeyler tabi ki asıl önemli olan yol boyunca gidebilcez mi gidemicez mi? bu sorunun yanıtıydı. Emrah'a göre Kahire'ye varalım önemli olan buydu bana göre ise Kahire'ye varalım otele yerleşelim her şeyin bedava olduğunu öğrenelim o zaman tamamdı :D Allah'a şükür öyle bir sıkıntımız olmadı. Hiç sıkıntı çekmeden sınırı geçtik, free shopu gezdik :) uçağa bindik.Uçak kalkmadan evvel ekranlar var tavanda açılıyor ve Kurandan ayetler okunuyor yolculukla ilgili. Sonra da tek kaşlı, ince bıyıklı göbekli bir erkek çizgi film kahramanı tehlike anında neler yapılacağını falan anlatıyor bu çok komikti gerçekten :D

Uçak havadayken zaten foto. çekmeye başladık.Cam kenarıyız zaten aga kralız keyfimize diyecek yok. Piramitleri, çölü,Nil'i ilk uçaktan gördük. Günler öncesinden başlayan heyecanımız işte o an daha fazla hissettirdi kendini ama bu daha başlangıçmış hatta hiçbir şeymiş...

Havaalanında hiç sıkıntı yaşamadık girmesi ne kolaymış bu memlekete yahu... Bizim ismimizi tutacak olan kadını bekliyoruz ama o da yok ortalıkta tırsmadık değil. Çantaları toplarken bi şişko kadın geldi "Türkiye'den gelecek 6 kişi siz misiniz? " dedi. Elinde "Dsdşkjgsşdl 1" yazan kadın bizi arıyormuş meğer 4-5 kere görmüştük hatta bir kere de gelip sordu yazıyı gösterip siz misiniz diye ama aldırmadık :D Türkiye'den gelen diğer 4 kişiyle de orada tanıştık ve çok güzel başlayacak bir dostluğun ilk adımlarını orada attık Allah'a binlerce kere şükürler olsun.

Rehberimiz Muhammed Kerim isimli bir Mısırlı ama daha çok İtalyan tipli bi lavuk. Başta sevmiştik ama sonra Hırvat kızlara bilenince hatta bu durumdan emin olmamamıza rağmen son gün bizden özür dileyinceye kadar sinirliydik ona karşı. Adam neredeyse ilgilenmedi bizimle yahu.Turistik yerleri anlatan Suat isimli Mısırlı kadın da çok hızlı İngilizce konuşup bizi abuk subuk yerlere götürmüştü ona da orada sinir olduk ama bunlarla 3 gün geçirdik iyiki :D

Yol boyunca Kerim bize burası şudur şurası şudur diye anlattı foto. çektik ama asıl bombamız oteldi. Nil kenarında Sheraton Otel... Odamız direk Nil'e bakıyo. Düşsen balkondan direk Nil yani o derece :D Gelmişiz oraya kadar ama hala biraz sonra bu rüya bitecek gibi bi düşünce var diye çıktık balkona bastık küfürü Kahire'te hareket çektik ve bunun gibi bilumum yazılması ayıp olan abuk subuk şeyler :D

Odamızdan bütün kahire gözüküyordu. Nil kenarındaki oteller, kahire kulesi, Kavalalı Mehmet Ali Paşa Camisi vs.



Uçağımız. Dünyanın en tırt uçağıydı heralde

Kuran okunuyor. Aslında güzel bir şey.

Mısır oğlan

Piramitleri ilk görüşümüz

Çöl yerleşimleri

TOKİ

Belediye otobüsü. Sigara serbest, kapıda yolculuk yapmak serbest

Finished obelix :D



Odamızdan Kahire ve Nil

Kahire kulesi (yine odamızdan :D )



Grubumuz. (soldan: Abdülhakim,Levent, Emrah, Sultan, Sıdıka)

0 yorum:

En çok okunanlar